“Söyle ona, ben çoktan öldüm.” dedim.
.
Aslında çok ilginç Kör Baykuş’u üniversite zamanlarında kütüphaneden ödünç alıp Yky çevirisinden okumuş ve hiç sevmemiştim. Bu yıl grup okuması bahanesiyle tekrar elime aldım ama bu sefer Kırmızı Kedi’yi tercih ettim. İyi ki farklı bir çeviri seçmişim çünkü okuma deneyimimi tamamen değiştirdi. Kafka tarzı karanlık, belirsiz havada bir şeyler okumayı sevenler zaten beğenecektir diye düşünüyorum. İran edebiyatının en meşhur eserlerinden. Ana karakterin uzun bir geceye oturmasıyla başlayıp hayat/ölüm hakkında düşünmesi, başına gelen veya gelmeyen tuhaf olayların yaşanması ve tamamen belirsizliğin hakim olduğu bir kitap. Yaşama derdini ve yazmanın zorunluluğunu hissettiren bir okuma aslında. Ama bu kitapta hayatın güzelliğini değil çirkinliğini, sıkıntılarını ve insanların taktığı maskelerin dağılışını okuyacağınız aklınızda bulunsun. İyi ki tekrar okumaya karar vermişim böylece Sadık Hidayet’le barışmış oldum.